Ramazan Ayı Kardeşlik ve Paylaşım Ayıdır
Birçok kişinin ramazan ayını dört gözle beklediklerini biliyor muydunuz? Çünkü onlar tüm sene boyu oruçlu gibidirler. Bir tabak yemeğe, bir kase çorbaya hatta bir dilim ekmeğe muhtaç insanlarımız var. Ramazan ayının bereket ayı olduğunu bilirler ve manevi huzurla bu ayı iple çekerler. Sofralarında az da olsa yemek olacak, belki birkaç kuruş fitre ile kiralarını ödeyecekler ve belki de ilk defa yamasız yeni kıyafetler giyecekler. Bizlerde bu kardeşlerimizin dileğini gerçekleştirmek, ramazan ayını bütün manevi güzellikleri ile yaşayabilmek için kolları sıvadık, yollara koyulduk. Bu kutlu yolda, bu kardeşlik yolunda, bizlerle yürekten, omuz omuza ilerleyen dostlardan Allah razı olsun. Bir veren hayırlısıyla bin bulsun. Gerçekten Allah için çalışıp, Allah için verenlerin, bir yetim yüzü güldürenlerin, ödülü de cennet olsun inşallah.
Ramazanda Yüzleri Güldürmeye Var mısınız?
Gönül ister ki, herkese yetişelim, her sofrayı donatalım. İmkanlar dahilinde çeşitli dernekler, yardım kuruluşları gerek kendi imkanlarıyla, gerekse çeşitli bağış ve yardımlarla birilerine umut olmaya devam ediyor. Sizlerde fitre, zekat veya çeşitli yardımlarınızla, küçük büyük, az çok demeden paylaşmaya, ramazanda yüzleri güldürmeye var mısınız? Gücümüz yettiğince etsiz ev, kıyafetsiz çocuk kalmasın. El ele vererek kardeşliği, sevgiyi, yardımlaşmayı yayarak, paylaşmanın tadına varalım. Allah yolunda, sevgi için, dostluk için, kardeşlik için bir bağ kuralım. Kimsenin kimseye acımadığı, kimsenin kimseyi düşünmediği ahir bir zamanda yaşıyoruz. Bir hadis-i şerifte “Komşusu açken, tok yatan bizden değildir” diyen sevgili peygamberimiz Hz.Muhmed’in(sav), kapı komşusunu tanımayan, komşusuna selam dahi vermeyen ümmetleriyiz. Allah’ım kendi yolunda giden, ömrünü hayırlı işlere adayan kullarından olmayı nasip etsin.
Olandan Olmayana Köprü Oluşturmak
Kim bilir, bilip bilmediğimiz nice zor durumda olanlar, nice aç yatanlar var. Bu ramazan bolluk bereket için, sevgi bağı için olandan olmayana köprü oluşturmak ne güzel bir davranıştır. Bu yardımları alanlar bir mutlu oluyorsa, verenler iki mutlu olurlar. Ne mutlu ki cömert olabilenlere, ne mutlu ki paylaşmayı bilenlere. Allah’ım veren el olmayı nasip etsin. Verdikçe de, daha bol daha bereketli versin. Herşeyi ile buram buram huzur kokan mübarek bir ramazan. Sadece oruç tutmakla ibadet yerine getirilmiş olmaz. Kalpten inanmak gerek. Manevi huzuru hissetmek gerek. Yanmak gerek Allah aşkıyla. Kendini teslim etmek demek Hak yoluna. Ekmeğinin yarısını paylaşmak demek din kardeşinle. Çorbalarında bir tuz olabilmek; asıl zenginlik, yokken de verebilmek yani cömert olabilmek demek. Vermekte nasip meselesidir. Herkese nasip olmaz bu hayra vesile olmak. Gönülden istemek gerek. Allah’ım hepimize veren el olmayı nasip etsin.
Ramazan Kolisi
Hayırsever insanlarımızın bağışlarıyla ve kendi imkanlarıyla derneklerin hazırladıkları paketlerdir. Ramazan kolisinin içerisinde genellikle, yağ, şeker, çay, bakliyat ve kahvaltılık bibi temel ihtiyaçlar olduğu gibi, bazı koliler ise, bunlara ilaveten et, tavuk, temizlik malzemesi, kıyafet gibi geniş kapsamlı hazırlanmaktadır. İhtiyaç durumuna göre dağıtım yapılmaktadır. İhtiyacı olan kişiler başvurarak ramazan kolisi yardımı alabilirler. Başvuran kişilerin gerçek ihtiyaç sahibi olup, olmadıkları araştırılarak, yardımlar doğru yerini bulmalıdır. Yardımlarınızı ramazan kolisi olarak veya belirli bir miktar olarak yapabilirsiniz.
Fitre ve Zekat
Ramazan yardımı denildiği zaman, fitre ve zekat akla ilk gelenlerdir. Fitre, bir kişinin bir günlük yiyeceği yemek göz önünde bulundurularak diyanet tarafından belirlenen maddi miktardır. Zekat ise, altın, para her türlü mal ve mülkün, belirli miktardaki kısmının ihtiyaç sahibi kişilere dağıtılmasıdır. Zekatta ister koli şeklinde, istenirse de para olarak dağıtılabilir. Yine dernekler, yapılan fitre ve zekat bağışlarını, gerçek ihtiyaç sahibi kişilere ulaştırırlar.
Çocuklara Bayramlık
Ne güzeldir bir öksüzün başını okşamak, bir yetimin gönlünde taht kurmak ve belki de bir annenin duası olmak. Bayram denildi mi, şeker, harçlık ve bayramlık ilk akla gelenlerdir. Bayramlar en çok çocukları sevindirirken, yine en çok çocukları hüzünlendirir. Kimileri yeni aldığı, pırıl pırıl bayramlıkları, gıcır gıcır ayakkabıları giyip dolanırken, bazıları ise büyük bir hayranlıkla geriden onları izler. İmkanlar el verse de hiç bir çocuğun üzüldüğüne şahit olmasak. Kimin ne kadar bütçesi varsa, gücü yettiği doğrultuda bir çocuk giydirse ve bayram bütün çocuklara aynı sevinçle gelse. Yine yardım kuruluşları ve dernekler, hiç bir çocuğun boynu bükük kalmasın diye yetişebildikleri kadar çabalıyorlar. Sizlerde bir çocuğu sevindirmek istiyorsanız, gücünüzün yettiğince kıyafet ya da maddiyat olarak yardımda bulunabilirsiniz.
Afrika ve Güney Asya’da Su Heyecanı
Ramazan ayında sadece Türkiye değil, tüm ülkelere yardımlar dağıtılmaktadır. Yapılan yardımlar, sadece bayramlık, erzak ve harçlıkla da sınırlı değildir. Farklı hayatlar, farklı hayaller vardır. Kimileri yeni bir bayramlık hayal ederken, kimileri bir yudum temiz suyun hayalini kuruyordur. Sırf o bir damla su için dahi, halimize ne kadar şükretsek azdır. Gerçekten o kadar zor durumda olan ülkeler var ki, bir bardak temiz suya hasret. Durumları, televizyonlarda, internetlerde gördüğümüzden daha vahim. İftarda oruçlarını açabilmek için, çamurlu suyu kaynatan insanlar var. Biz müslüman bir ülke olarak, bu müslüman kardeşlerimize elimizden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyoruz. Afrika, Güney Asya gibi suya hasret ülkelerde su dağıtımları yapılarak, çeşitli su kuyuları açılarak gereksinimleri karşılanmaya çalışılıyor.
Kurbanlık Bağışları
Ramazan yaklaşıyor ve yine iftar sofralarında kuru pilava hasret insanlar olacak. Görebildiklerimize, ulaşabildiklerimize yardım etmeye çalışıyoruz. Peki ya ulaşamadıklarımız. Herkes gözünün gördüğünce, gücünün yettiğince birilerine yetişmeye çalışsa. Hiçbir iftar sofrasını ekmeksiz, çorbasız hatta etsiz bırakmasak. Bu ramazanda da yine evlerden etli yemek kokuları gelsin diyerek kolları sıvayalım. Durumu olanlar adak, kurbanlık bağışlarıyla, durumu olmayanlar olduğu kadar göndererek, damlaya damlaya göl etsek. İnşallah yüzlerce kurban kesimine vesile olarak, çok daha fazla eve, çok daha fazla sofraya yetişebilsek.
Yapılan Yardımları Doğru Kişilere Ulaştırmak
Günümüzde ne yazık ki, her alanda olduğu gibi, yardım konusunda da sahtekarlıklar, hayal kırıklıkları yaşanmaktadır. ihtiyaç sahibi olmayan kişiler yardım talep ederken, bazı kendini yardım kuruluşu olarak tanıtan, kimliği belirsiz kişiler ise topladıkları bağış ve yardımları, doğru adreslere ulaştırmayarak, gerçek ihtiyaç sahibi kişilerin haklarına giriyorlar. Bu nedenle bağış yapacağınız zaman iyi araştırarak, tanınmış, belgeli derneklerle çalışarak, yardımlarınızı ona göre yapmanız, doğru kişilere ulaşmasını sağlayacaktır.